Hiperaktivite nedir?
Zamanı hızlı tüketmektir.
Bir işi yoğunlaşmadan yapmaktır.
Sürekli eylemleriyle göz önünde ve önde olma duygusu ile hareket etmektir.
Dikkat çekmek de başka bir duygusal gerekçedir.
Her yaş grubunda görülür.
Bu davranış biçimi öğrenmeyi geciktirir,
Çünkü öğrendiğini tekrara ve yoğunlaşmaya olanak tanımadan, pekiştirmeden diğerine geçer…
Anaokulu ve ilkokul çağındaki hiperaktif öğrencilerin öğrenmede yoğunlaşmasını, dikkat becerini kazanmasını sağlamak için öncelikle zihninde öğrenmenin bir gereklilik olduğunu çocuğa kabul ettirmek gerekir.
Yani konuşarak ikna gerekir…
Yani eğitimde rehberlik ve sabır ve sevgi esastır…
Öğrencilerin; Yaptıklarının öğretmeni tarafından görüldüğünün bilinmesi sağlanmalıdır. Öğrenciye Takdir edildiğini hissettirerek daha iyisini yapması sağlanır.
Burada eğiticilerin öğrencilere yaklaşımı çok önemlidir.
Sürekli arkadaşlarının yanında uyarılan hiperaktif öğrenci daha da hırçınlaşır…
Öncelikle Tüm uyarılar sevdiği öğretmenleri tarafından yalnızken yapılmalıdır.
Bu terapi evde de ebeveynlerince devam ettirmeli asla ceza ile yol alınmamalıdır.
Çünkü ceza hiperaktif ruh halinde öfke ve ağlama nöbeti ile dışa vurur…
Ders düzeni içinde daha fazla sorumluluk vermek en etkili çözümdür.
Hiperaktivite sanıldığı gibi çocuğun beyninde ve bedeninde aşırı enerji birikmesi değil zihninde kendini tatmin etme duygusunun aşırı ihtiyaç içinde olmasıdır.
Bazen bu duygu dikkatini toplayamadığı için ilaçla bile kontrol altına alınma ihtiyacı doğurabilir. Ancak bu 13-14 yaş aralığında yapılırsa daha az beyin gelişimini engeller.
Bu nedenle veliler ve eğiticiler bu sorunu anaokulu ve ilkokul 3. Sınıfın sonuna kadar çözmelidir.